Bürokrasi Nedir?
Max Weber (1864-1920)
Weber, sosyolojinin kurucu babalarını oluşturan "Kutsal Üçlü"den biridir. Weber'in sosyolojik teoriye katkıları: Modern devlet, kapitalist toplumlarda sınıfın doğası, sosyolojik felsefe ve yöntem, toplumsal eylem ve ideal tipler.
Max Weber'in klasikleşmiş bürokrasi analizi gelişmiş sanayi toplumlarının karakteri ve sosyolojik araştırmanın doğası konusundaki üç temel görüşün somut uygulamasıdır.
Kapitalist ve komünist sanayi toplumlarının temel özelliği olarak rasyonelleşme eğilimi, yani mantıklı, rasyonel ve hesaplı düşünce, eylem ve planlama biçimlerinin gelişimi. Bürokratikleşme sanayileşmiş güce, örgütlü bir topluma doğru bu genel gelişme eğiliminin klasik bir örneğidir. "Biz organizasyonlar içinde doğmakta, organizasyonlar içinde eğitilmekte ve çoğumuz hayatımızın büyük bir ksımını organizasyonlar içinde çalışarak geçirmekteyiz."
Modern toplumlarda güç rasyonel bir temele sahiptir. Weber'e göre modern toplumun temelini hukuki otorite, insanlardan ziyade yasalar ve düzenlemeler tarafından yönetilme, gücün ruza ve görevin gerektirdiği otorite aracılığıyla meşrulaştırılması oluşturur. Bürokrasi bu düzenleyici yönetimin, kişisel olmayan ve tarafsız gücün bir örneğidir. Bürokratlar önyargı ve tutkulardan uzak davranırlar; kuralları toplumsal mevkii veya kökene bakmadan herkese aynı şekilde uygularken, kendileri de daha üst bir otoriteye, iktidardaki hükümetin temsil ettiği halk iradesine tabilerdir.
Sosyolojik analiz ve karşılaştırmaların temeli olarak ideal tipleri yani farklı toplumsal, siyasal ve ekonomik kurumların temel özellikleriyle ilişkili modelleri kullanma.
Bürokrasi, büyük çapta idari görevler ve örgütsel hedeflere ulaşmak için çok sayıda bireyin çalışmasını rasyonel bir biçimde koordine etmek amacıyla tasarlanmış hiyerarşik örgütsel bir yapıdır.
İdeal veta Saf Bürokratik Tipin 5 Temel Özelliği:
Geçmişte otorite gelenek veya kişiliğe dayanırken, modern otoriteİ rasyonelliğe, hukukun tarafsız bir irade sergileme gücüne ve uzman bireyler veya görevlilerin üzeirnde birleştikleri kurallara dayanır.
Weber bürokrasiyi en saf ve en etkili hukuki otorite, yönetim ve siyasal konrtol biçimi olarak görmüştür çünkü o geleneksel organizasyon biçimlerinden çok daha öngörülebilir, disiplinli ve güvenilirdir.
BÜROKRATİK ETKİLİLİK
Weber'in bürokrasinin teknik açıdan en üstün organizasyon biçimi olduğu iddiasına karşı bir çok yazar bu ideal tipin idari zayıflıklarını vurgulamıştır.
Robert Merton:
Bürokrasinin örgütsel hedeflere ulaşmasını engelleyen olumsuz işlevi vardır. Bürokratların kurallar ve düzenlemelere kölece bağlılıkları, tutuculukları, değişme korkuları, soğuklukları, vatandaşlara karşı resmi tutumlarına işaret eder. Bürokrasiler yeni koşullara, yeni inisiyatiflere hızlı ayak uydurabilmede yetersizdirler.
DEMOKRATİK HESAP VEREBİLME
Weber, bürokrasinin teknik üstünlüklerini överken memur sınıfının gücünün farkındadır. Bu kurumsallaşmamış gücün sadece çalışanlarını köleleştirmekle kalmayıp bizzat demokrasi için de bir tehlike oluşturduğunun çok iyi farkındadır. O bireysel inisiyatif ve yaratıcılığı baskı altına alan bir çelik kurallar ve düzenlemeler kafesine tıkılmış, yukarıdan gelen emirlere mecburen uyan 'ruhsuz uzamanlar' yaratan hiyerarşik konrtol tehlikesini öngörmüştür.
Marksist yazarlara göre kapitalist devletin tamamı -parlemento, hükümet ve kamu hizmetleri bileşimi- bir sınıfsal kontrol aracı, Lenin'in sözleriyle, "bir sınıfın başka bir sınıfı baskı altına alma oranı"dır. Tüm bürokratik yapılar ister kamu ister özel olsun, özünde burjuvazinin proleteryayı yerinde kontrolünü sağlayan denetim sistemleridir. Teknik verimlilik iddiaları sadece bu baskı ve sömürüyü meşrulaştırmak içindir.
Salt teknik bir bakış açısından bir bürokrasi en üst etkililik derecesine ulaşabilir ve bu anlamda resmi olarak insanlar üzerinde otorite uygulayan bilinen en rasyonel araçtır. O kesinlik, istikrar, disiplin sıklığı ve güvenilirliği bakımından başka organizasyon biçimlerinden üstündür. Bu yüzden bürokrasi, organizasyonun başındakilerin ve onunla ilişki içinde çalışanların sonuçları özellikle üst düzeyde hesaplamalarını mümkün kılar. Son olarak hem yoğun etkililik hem de işlemlerin kapsamı bakımından üstündür ve biçimsel olarak her tür idari göreve uygulanabilir.
Aslında Weber bürokrasiyi olumlu bir biçimde ve en üst organizasyon biçimi olarak tasvir etse bile, aynı ölçüde onu büyübozumunun rasyonel somut bir örneği olarak görür ve büroktarik bir toplumda bireysel özgürlüğün ortadan kalkmasından korkar: "Bürokratikleşme tutkusu bizi umutsuzluğa itmektedir."
Weber'in gelecek tasavvuru oldukça kötümser, hatta kadercidir. O, bireye ve karizmaya inancına rağmen büroktatikleşmeyi kaçınılmaz, kitleleri edilgin ve sonuçları baskıcı olarak resmeder. Weber'in ideal bürokrasi modeli hem modern organizasyonlar ve hükümetleri hem de gelişmiş sanayi toplumlarının ruhunu anlamamıza önemli katkılarda bulunur.
Weber, sosyolojinin kurucu babalarını oluşturan "Kutsal Üçlü"den biridir. Weber'in sosyolojik teoriye katkıları: Modern devlet, kapitalist toplumlarda sınıfın doğası, sosyolojik felsefe ve yöntem, toplumsal eylem ve ideal tipler.
Max Weber'in klasikleşmiş bürokrasi analizi gelişmiş sanayi toplumlarının karakteri ve sosyolojik araştırmanın doğası konusundaki üç temel görüşün somut uygulamasıdır.
Kapitalist ve komünist sanayi toplumlarının temel özelliği olarak rasyonelleşme eğilimi, yani mantıklı, rasyonel ve hesaplı düşünce, eylem ve planlama biçimlerinin gelişimi. Bürokratikleşme sanayileşmiş güce, örgütlü bir topluma doğru bu genel gelişme eğiliminin klasik bir örneğidir. "Biz organizasyonlar içinde doğmakta, organizasyonlar içinde eğitilmekte ve çoğumuz hayatımızın büyük bir ksımını organizasyonlar içinde çalışarak geçirmekteyiz."
Modern toplumlarda güç rasyonel bir temele sahiptir. Weber'e göre modern toplumun temelini hukuki otorite, insanlardan ziyade yasalar ve düzenlemeler tarafından yönetilme, gücün ruza ve görevin gerektirdiği otorite aracılığıyla meşrulaştırılması oluşturur. Bürokrasi bu düzenleyici yönetimin, kişisel olmayan ve tarafsız gücün bir örneğidir. Bürokratlar önyargı ve tutkulardan uzak davranırlar; kuralları toplumsal mevkii veya kökene bakmadan herkese aynı şekilde uygularken, kendileri de daha üst bir otoriteye, iktidardaki hükümetin temsil ettiği halk iradesine tabilerdir.
Sosyolojik analiz ve karşılaştırmaların temeli olarak ideal tipleri yani farklı toplumsal, siyasal ve ekonomik kurumların temel özellikleriyle ilişkili modelleri kullanma.
Bürokrasi, büyük çapta idari görevler ve örgütsel hedeflere ulaşmak için çok sayıda bireyin çalışmasını rasyonel bir biçimde koordine etmek amacıyla tasarlanmış hiyerarşik örgütsel bir yapıdır.
İdeal veta Saf Bürokratik Tipin 5 Temel Özelliği:
- Uzmanlaşmış bir idari iş bölümü; karmaşık görevler; her biri eğitim, maliye ve iskan gibi özel bir alanda uzamanlaşmış görevliler tarafından yürütülen parçalara ayrılmıştır. Her departmanda her memur açıkça tanımlanmış bir sorumluluk alanına sahiptir.
- Her alt düzey memurun hiyerarşik bir komuta zinciri içinde daha üst düzeydeki memurların kontrol ve gözetimi altında olduğu bir görevler hiyerarşisi
- Bürokrasideki bütün işlemlerin 'tutarlı bir soyut kurallar sistemi'ne tabi olduğu ve bu kuralların özel'durumlarda uygulanmasuyla sağlanan bir düzenlemeler yönetimi. Bu kurallar memurların eylemlerini düzenler ve onların güçlerinin sınırlarını kesin olarak çizer. Onlar çalışanlarını sıkı disipline zorlar ve merkezi bir denetimi dayatır. Kişisel inisiyatif veya sağ duyuya çok az yer verirler.
- Resmi bir kişisellikten uzaklık her bürokratik eylemin karakteristiğidir. İdeal memur görevini, kişiselere veya kendi duygularına aldırmadan, sadece kurallara göre yapar.
- Liyakat temelinde göreve atanmanın memurların seçimi ve terfiinde tek ölçü olması. "Bürokratik yönetim, esas itibariyle, bilgi temelinde kontrol anlamına gelir. Bu özellikle onu rasyonel kılan bir özelliktir."
- Özel ve resmi gelir ve hayatın birbirinden ayrılması. "Bürokrasi resmi faaliyetleri özel hayat alanından kesin olarak ayırır."
Geçmişte otorite gelenek veya kişiliğe dayanırken, modern otoriteİ rasyonelliğe, hukukun tarafsız bir irade sergileme gücüne ve uzman bireyler veya görevlilerin üzeirnde birleştikleri kurallara dayanır.
Weber bürokrasiyi en saf ve en etkili hukuki otorite, yönetim ve siyasal konrtol biçimi olarak görmüştür çünkü o geleneksel organizasyon biçimlerinden çok daha öngörülebilir, disiplinli ve güvenilirdir.
BÜROKRATİK ETKİLİLİK
Weber'in bürokrasinin teknik açıdan en üstün organizasyon biçimi olduğu iddiasına karşı bir çok yazar bu ideal tipin idari zayıflıklarını vurgulamıştır.
Robert Merton:
Bürokrasinin örgütsel hedeflere ulaşmasını engelleyen olumsuz işlevi vardır. Bürokratların kurallar ve düzenlemelere kölece bağlılıkları, tutuculukları, değişme korkuları, soğuklukları, vatandaşlara karşı resmi tutumlarına işaret eder. Bürokrasiler yeni koşullara, yeni inisiyatiflere hızlı ayak uydurabilmede yetersizdirler.
DEMOKRATİK HESAP VEREBİLME
Weber, bürokrasinin teknik üstünlüklerini överken memur sınıfının gücünün farkındadır. Bu kurumsallaşmamış gücün sadece çalışanlarını köleleştirmekle kalmayıp bizzat demokrasi için de bir tehlike oluşturduğunun çok iyi farkındadır. O bireysel inisiyatif ve yaratıcılığı baskı altına alan bir çelik kurallar ve düzenlemeler kafesine tıkılmış, yukarıdan gelen emirlere mecburen uyan 'ruhsuz uzamanlar' yaratan hiyerarşik konrtol tehlikesini öngörmüştür.
Marksist yazarlara göre kapitalist devletin tamamı -parlemento, hükümet ve kamu hizmetleri bileşimi- bir sınıfsal kontrol aracı, Lenin'in sözleriyle, "bir sınıfın başka bir sınıfı baskı altına alma oranı"dır. Tüm bürokratik yapılar ister kamu ister özel olsun, özünde burjuvazinin proleteryayı yerinde kontrolünü sağlayan denetim sistemleridir. Teknik verimlilik iddiaları sadece bu baskı ve sömürüyü meşrulaştırmak içindir.
Salt teknik bir bakış açısından bir bürokrasi en üst etkililik derecesine ulaşabilir ve bu anlamda resmi olarak insanlar üzerinde otorite uygulayan bilinen en rasyonel araçtır. O kesinlik, istikrar, disiplin sıklığı ve güvenilirliği bakımından başka organizasyon biçimlerinden üstündür. Bu yüzden bürokrasi, organizasyonun başındakilerin ve onunla ilişki içinde çalışanların sonuçları özellikle üst düzeyde hesaplamalarını mümkün kılar. Son olarak hem yoğun etkililik hem de işlemlerin kapsamı bakımından üstündür ve biçimsel olarak her tür idari göreve uygulanabilir.
Aslında Weber bürokrasiyi olumlu bir biçimde ve en üst organizasyon biçimi olarak tasvir etse bile, aynı ölçüde onu büyübozumunun rasyonel somut bir örneği olarak görür ve büroktarik bir toplumda bireysel özgürlüğün ortadan kalkmasından korkar: "Bürokratikleşme tutkusu bizi umutsuzluğa itmektedir."
Weber'in gelecek tasavvuru oldukça kötümser, hatta kadercidir. O, bireye ve karizmaya inancına rağmen büroktatikleşmeyi kaçınılmaz, kitleleri edilgin ve sonuçları baskıcı olarak resmeder. Weber'in ideal bürokrasi modeli hem modern organizasyonlar ve hükümetleri hem de gelişmiş sanayi toplumlarının ruhunu anlamamıza önemli katkılarda bulunur.
Yorumlar
Yorum Gönder